8 Kasım 2015 Pazar

Bebedönüşüm Gazete Kadıköy'de

Bebedönüşüm olarak Gazete Kadıköy'e geçen haftalarda röportaj vermiştik. Bu hafta röportaj Çocuklara Üç Fırsat başlıklı haberde kısmen yayınlandı. Haberde röportajın hepsine yer ayrılamamış olduğu için aşağıya röportajın orjinal halini de ekliyoruz.

1-    Bebedönüşüm’ü, Delfina’yı büyütürken yaşadığınız eksiliklerden/zorluklardan yola çıkarak mı kurudunuz? Biraz anlatır mısınız?
        Kesinlikle evet. Dünya’nın en büyük metropolünde anane, dede, teyze, hala gibi aile yardımı almadan çocuk doğurmak ve büyütmek çok zor. Ben sekiz aylık Delfina’ya hamileyken İngiltere’den İstanbul’a taşındık. Üniversiteyi İstanbul’da okumuştum ama yıllar sonra buraya tekrar geldiğimde iyi bir çevrem yoktu ve herkes insanlığın bu ülkede kalmadığından, herkesin çıkarcı ve kötü olduğundan bahsediyordu. Ben de her zamanki iyimserliğimle ‘eminim iyi insanlar var ama sadece sizin haberiniz yok’ diyordum. Delfina büyürken kıyafetleri küçülüyor ve ihtiyacımız olan malzemeler sürekli artıyordu. Keşke bir ağ olsa sürekli bir tüketim çılgınlığı içinde gidip kıyafet ve malzeme almak yerine birbirimizle eşyaları paslaşsak; aynı ürün birçok çocuğun hayatına girse; çocuklarımız sürekli bir tüketim ihtiyacı içinde olup dükkanlara koşmak akıllarına gelmeden önce ‘bir arkadaşlarıma sorayım’ demeyi biz ailelerinden bu şekilde öğrense dedik ve bu paylaşım hareketine kalbini koyan dostlarla Bebedönüşüm’ü başlattık. İşin doğrusu kültürümüzde kuzenler arası paylaşma kültürü var ama özellikle bizim gibi kuzenlerden ve akrabalardan uzak çocuk büyüten aileler için internetten iletişim kurmak ve tam da ihtiyacın olan ürüne kavuşmak çok büyük nimet.

2-    Ne zaman kurdunuz bu ağı?
        Aralık 2012’de.

3-    Freecycle zaten bence çok önemli/gerekli bir hareket. Ama sanırım bebek kıyafeti gibi eskimeden bebeğe küçülen kıyafetleri ve bebek kıyafetlerinin pahalılığı düşünülünce, Bebedönüşüm daha da gerekli bir hal alıyor. Ne dersiniz?
        Freecycle gerçekten iyi ya da paylaşmayı seven insanları biraraya getiren harika bir iletişim ağı. Biz İngiltere’deyken ihtiyacımız olan çoğu ürünü Freecycle’dan karşılamıştık. Bebedönüşüm hem Türkiye’deki Zumbara hem Freecycle gibi ama odağı sadece aile ve aile yaşamında gerekli olan ürünler, tavsiyeler ve bilgiler olan bir grup. Bebedönüşüm’de hem bebek ayakkabıları, kıyafetleri gibi küçük ürünler hem de bebek arabası, beşik, süt sağma makinası gibi büyük eşyalar paylaşılıyor. Bazı aileler aldıkları ürünleri ikinci el olarak sattıklarında daha büyük bir kazanım içinde olacaklarını sanıyorlar ama inanın bana paylaşmak çok daha karlı ve bereketli. Hem tek kazanç maddi değil, insan tanımak, arkadaş edinmek, çevre oluşturmak cabası.
4-Sadece İstanbul’la sınırlı değil, değil mi?
        İnternet üzerinden iletişim kurduğumuz için tüm illerden paylaşım olabiliyor. ‘İlk talep eden ürünü alır’ ana kuralımız olsa da, karbon salınımlarını arttırmamak adına eğer aynı ürünü iki kişi istiyorsa elden alabilecek olan öncelik sağlamış oluyor. Çünkü amaç ekstra masrafa ve dünyaya karbon salınımına neden olmadan, güzel insanların biraraya gelmesi ve bir çevre oluşturmaları. Böylece sadece maddi bir dönüşüm sağlamak yerine bir arkadaşlık bağı da kurmuş olmak önemli.

5-Siz Kadıköylüsünüz. Bu oluşum da Kadıköy kökenli/ağırlıklı diyebilir miyiz?
        Çok doğru. Biliyorsunuz zaten ana hatlarıyla Kadıköylüler çevreye duyarlı, paylaşmayı seven, sosyal ve bilinçli insanlardır. Bebedönüşüm sayesinde daha geniş bir Kadıköylü çevresi edinmiş oldum, yolda yürürken çevrendeki insanları tanıyor olmak, selamlaşmak ve öncesinden birşeyler paylaşmış olmak çok büyük bir mutluluk nedeni. Üyelerin çoğu Kadıköy’den diyebiliriz. Arada bir etkinlik de düzenliyoruz. Örneğin geçen sene benim diğer bir projem olan Kitap Okuyan Çocuklar’ın Kadıköy Belediyesi’yle Kadıköy Özgürlük Park’ında açtığımız İnteraktif Çocuk Kütüphanesi’nde ‘Fide Ekim Etkinliği’ düzenledik. Bebedönüşüm grup üyelerimizden Slow Food Balkon Bahçeleri Lideri Leyla Kabasakal çocuklara bitkileri anlattı, birlikte kitap okuduk, solucanları inceledik, ardından da organik domates ve biber ekimi yaptık.

6-Sistem nasıl işliyor? Biraz anlatır mısınız?
        Google grup üzerinden işliyor sistem. Üye olmak isteyenlerhttp://Bebedönüşüm.blogspot.com.tr/ adresini ziyaret edip, sayfanın sağ üst köşesinde bulunan kutucuğa gmail eposta adreslerini girip, üye olabilirler. Ürün talep ettiklerinde konu başlığına Talep: ne istedikleri (Nerede olduklarını) yazmaları gerekiyor. Örneğin:
        TALEP: Yeni doğan bebek kıyafeti (Feneryolu, Kadıköy)
        Eğer paylaşmak istedikleri bir ürün varsa örneğin
        TEKLİF: Buhar aleti (Göztepe, İzmir)

7-En çok neler paylaşılıyor?
        Aklınıza aile, bebek ve çocuk deyince gelen herşey. Bebek arabası, ayakkabı, özel günler için kıyafet, oto koltuğu, bebek telsizi, mama sandalyesi gibi.

8-Galiba sadece oyuncak, kıyafet paylaşılmıyor.  Diğer paylaşılanlar neler?
        Emeği, bilgiyi, doğal malzemeleri (kudret narı, doğal sinek-savar gibi), tarifleri (sirke yapımı, doğal güneş kremi gibi) de paylaşıyoruz. Kefir mayası bunun başında geliyor, hatta kefir mayası bu tarz paylaşımın sembolü oldu bizim için diyebilirim. Çocuk deyince, koruyucu sağlık da önem kazanıyor. Ailemizin bağışıklığını yükseltmek için üyelerimizin bir kısmı kefir mayalıyor, kefir de sürekli çoğalan bir maya, çoğaldıkça aramızda paylaşıyoruz, dileyenlerle paylaşıyoruz. Arada bir birbirimizden tavsiye de alıyoruz. Bazen oluyor ki bir ürün isteniyor, eğer kimsenin elinde yoksa birbirimize o ürün yerine neyle o ihtiyacı karşılayabileceğimizi söylüyoruz. Belki inanamayacaksınız ama anne sütü bile paylaşıyoruz. Sütü fazla olan anneler, emziremeyen ya da sütü az gelen annelere sütünü paylaşmayı teklif ediyor. Bebedönüşüm’de paylaşım hikayesi çok ve hepsi beni çok mutlu eden hikayeler. Bir diğer yönüyse Bebedönüşüm’un birbirimize ödünç veriyoruz çok kullanılmayan eşyaları. Örneğin bir grup üyesi kar tatiline gidecekti geçen sene gruba kar pantolunu olan var mı diye sordu, kar pantalonu olan bir üye diğerine iki haftalığına pantalonu ödünç verdi, hatta ikisi birbirine uzaktı, ama ikisi de benim yolumun üzerinde diye ben alıp götürdüm pantalonu. Yani hasılı kelam bu ülkede paylaşan, birbirine mutluluk katan çok güzel insanlar var ve Bebedönüşüm bu insanların yolunu kesiştiren çok güzel insanlardan oluşan bir grup.

9-Ne kadar üye var?
        400 üyemiz var. Ama bazen grupta bir ürünü gören, başka arkadaşına alıp verebiliyor. İşin açıkçası hiç kendi reklamımızı yapmıyoruz. Eminim daha çok aile duysa daha çok üyemiz olacak. O yüzden eski üyelerle devam ediyor grup, yeni üyelerimizi bekliyoruz. Ayrıca İnteraktif Çocuk Kütüphanesi’nde her ayın ilk Cuma günü 10.00-12.00 saatleri arası Bebedönüşüm Günü olarak belirledik. Oyuncak, kitap, kıyafet paylaşmak isteyen aileler gelip kütüphane görevlilerinin ayırdığı masaya ürünleri bırakıyor, ve dileyenler bu ürünleri alabiliyor.

10-Bugüne dek kaç aile/bebek yararlanmıştır ve /veya kaç eşya dönüşmüştür tahminen?
        Bu sorunun cevabından emin değilim ama grup ayarlarından baktığımda açılmış olan 647 başlık olduğunu görüyorum. Etki alanını tabi açılan başlıkla da sınırlamamak lazım.

11- ‘’Freecycle sadece bir ürün edinme aracı değil,  güzel insanları tanıma fırsatı da aynı zamanda’’ diyorsunuz. Sizin ya da bir üyenin başına gelen hoş/ilginç bir anı var mı?

        Ben kendim çok güzel insanlar tanıdım, kızım çocuklarıyla arkadaş oldu, çevremiz gelişti. Hiç tanımadığım insanların hayatına dokunmuş oldum, onlar da aynı şekilde benim. Grubun kurulmasında ve gelişmesinde birçok dostun emeği var tabii ki. Senem Göl Beşer’le konuşurken fikir çıktı, logo ve tasarım desteği Özlem Bozkurt, Gülsen Dede Şimşek’ten geldi. Özellikle Gülşen’den bahsetmek isterim. Kendisini hiç görmedim, sadece telefonda konuşmuşluğumuz var. Akdeniz’de yaşıyor kendisi ama gerek Bebedönüşüm gerek Kitap Okuyan Çocuklar olsun üstünde çalıştığım tüm projelerde tasarım desteği verdi, hayal gücünü paylaştı hiç tanımadığı Esra’yla. Etkinlik düzenliyoruz ve acilen afişe mi ihtiyacımız var. Bir alo demem hep yeterli oldu. Hemen yardıma koştu. Çevremde o kadar güzel insan var ki yollarımız Bebedönüşüm aracılığıyla kesiştiği için çok müteşekkirim. Bunlar tabi sadece benim yaşadığım örnekler. Grupta da birçok paylaşım hikayesi var, bazen toplu olarak yardıma ihtiyacı olan bir aileye yardım ettiğimiz de oluyor. Gruba paylaşmayı, geri dönüşümü seven, dünyaya daha çok çöp üretmektense paylaşarak ihtiyaçları gidermek isteyen ve Bebedönüşüm iyilik hareketine katılmak isteyen herkesi bekleriz. Paylaşmak kefir mayası gibi sürekli çoğalan ve sonsuz fayda sağlayan bir sosyaleşme ve mutluluk ağı. Dileyen herkesi bekleriz.

10 Ekim 2015 Cumartesi

Bebedönüşüm Fide Ekim Etkinliği 2014


27 Nisan 2014'te Bebedönüşüm üyelerimizden Slow Food Balkon Bahçeleri Lideri Leyla Kabasakal ile Kadıköy Özgürlük Park'ındaki İnteraktif Çocuk Kütüphanesi'nde Fide Ekim Etkinliği düzenledik. Leyla Hanım Bebedönüşüm için bilgisini, aileler yanlarında getirdiği tohum, toprak ve saksıları paylaştılar.  Etkinlikte kitaplar okuduk, solucanları inceledik, bitkileri, tanıdık ve organik biber ve domates fidesi ektik.
Kadıköy Belediyesi Özgürlük Parkı Müdürlüğü'ne sağladıkları toprak için çok teşekkürler!
Paylaşmanın mutluluğu devam ediyor...








29 Kasım 2013 Cuma

Bir Yeni Paylaşım Notu

Ayşe İpek'ten gelen paylaşım notu:

"Sevgili arkadaşlar,
Bundan bir kaç hafta önce kızım İpek için kıyafetler istemiştim. Sağolsun Ankara'dan Nuran Hanım bu isteğimi yanıtsız bırakmadı ve dün kendi kızının küçülenlerini göndermiş. Gerçekten çok mutlu olduk . Bu grup çok faydalı bir grup , önemli olan bebişlerimizin ihtiyaçlarını duyarlı insanlar tarafından gönüllerinden koptukça sağlayabilmemiz. Bu da sadece paylaşımlarımızın çoğalması ile sağlanır. Öncelikle grubun fikir sahiplerine sonrasında Nuran Hanım'a burdan tekrar tekrar memnuniyetimizi dile getirmek istemiştim.
Ekte kızımın resmini gönderiyorum paylaşma arzuların çoğalması dileğiyle, başka bebişlerin mutluluğu için :)
Teşekkürler"

28 Eylül 2013 Cumartesi

Güzel insanlar paylaşıyor, tanışıyor, paylaşmanın getirdiği mutluluk bizleri sarıyor


Grup üyelerimizden Arzu ve Ülker çocukları için Bebedönüşüm sistemini kullanarak bir hoppola paylaşımında bulunup, tanışma ve birbirleriyle tanışma imkanı bulmuşlar. Aşağıda ikisinden gelen paylaşım epostaları bulunmakta:
Ülker'in paylaşım notundan:
"Bu mail bir teklif ya da talep maili degil paylasim mailidir:) Umarim boyle bir mail gondermek grup kurallarina aykiri degildir. Boyle paylasimlarin ne kadar guzel oldugunu soylemek istedim sadece.Bu vesile ile Esra'yi da bu guzel siteyi kurdugu icin kutluyorum.

Bugun sevgili Arzu ve tatli kizi Piraye gelip hoppalalarini aldilar bizden. Yavrular kisa da olsa bir sure birlikte oldular.  Bu kisa surede Arzu'da iki cocuklu olmanin nasil bir sey oldugunu az biraz tecrube etti :) umarim gozu korkmamistir.
Not: Piraye ortada ki sarisin minik bebek. En basta ki benim kizim Defne, en sagdaki de oglum Derya.( biz onu ablasinin her turlu sevecenligine dayandigi icin survivor olarak da cagiriyoruz:) "


Arzu'nun paylaşım notu:
"Herkese merhaba,
Ben de Ulker gibi siteyi kurmus olan arkadasa cok tesekkur ederim. Gerçekten cok islevsel olmasinin yani sira bir de benzer durumlara sahip olan kişilerin oldugu iyi bir sosyal destek ağı olma islevi acisindan da cok önemli bence bi site. Dun Defne ve Derya'yi gormek ve kizimin akranlariyla birarada olup nasil tepkiler verdigini gozlemlemek de oldukca keyifliydi benim icin. Benzer olmakla birlikte benden de 2 foto olsun size:)
Ulker tekrar teşekküler size:) Yine gorusuruz umarim..."



Bebedönüşüm zaten tam da bu amaç üzre kuruldu. Hem çocuklarımız paylaşmayı öğrensin, hem paylaşmayı seven aileler birbirlerini bulsun ve iyilik çemberleri böylece yankılanarak herkesi sarsın. İnsanlığın hep kötü olduğu, kimsenin kimseye günahını satmayacağı söylendiği bu devirde içimiz umutla dolsun ve iyilik hareketi paylaşım ruhuyla heryeri sarsın..






30 Ağustos 2013 Cuma

5 Mart 2013 Salı

Bebedönüşüm Manifestosu



Bebedönüşüm Projesinin güzelliği ve onu diğer benzer projelerden ayıran yönleri:

  • Bebedönüşüm Projesi, bebeklere ve aile yaşamına dair her türlü eşyayı karşılık beklemeden paylaşmak isteyen insanların aracısız birbirlerine ürün sunması veya ürünü talep etmesidir. Paylaşmak isteyen aileler birbirleriyle direkt olarak etkileşim içine girerler ve böylelikle toplumu güçlendiren, bizim birbirimize olan inancımızı arttıran ilişkiler ve dostluklar gelişir.
  • Paylaşmanın verdiği tad bambaşkadır!
  • Çocuklar her yeni bir ürüne ihtiyaç duyduklarında, AVM'ye ya da bir dükkana gidip o ürünü satın almaktansa, önce bir arkadaşlarına sormayı ve paylaşmayı öğrenirler.
  • Bebedönüşüm, tüketim çılgınlığına ve çevreye atılan atıklara bir dur der. 
  • Halihazırda Bebe dönüşümün üye sayısı az olduğu için, ürünlerin üyelere posta yoluyla yollanması söz konusudur. Ama inanıyoruz ki üye sayımız arttıkça postalama yöntemine ihtiyaç kalmayacak. Aynı semtlerde yaşayan aileler birbirlerine ürünleri elden verebilecek böylelikle postalamadan kaynaklanan karbon ayak izimiz azalmış olacak.
  • Bebedönüşüm, eskiden kültürümüzde yardımlaşma ve imecenin bol olduğu olumlu anlamda 'mahalle kültürü'nü yeniden canlandırmayı hedefler. Paylaşabileceklerimiz, tabii ki sadece eşyayla kısıtlı değil. Birbirimize bebek bakımı, ev temizliği, yemek pişirme, yeni bilgiler öğrenme konularında da imece usulü yardım edebiliriz. Bunun için gruba bir talep  isteği ya da teklif önerisi yollamak yeterli. Mesela 
"Talep: Bebekler için şekersiz kurabiye yapımı öğrenme [BEŞİKTAŞ]"
"Teklif: Kefir mayası [KAĞITHANE]"
  • Böylece aileler biraraya gelip, birbirlerinin hayatına paylaşmanın sihirli çubuğuyla renk katabilirler.
  • Toplum olarak gitgide birbirimize yabancılaşıyoruz. Bir ürünü aldığımızda, o ürünün kimin yaptığını bilmiyoruz. Her şey sanki parayla alınabiliyor. Yediğimiz ekmeğe kimin dokunduğunu, o ürünü kimin emekle yaptığını bilmiyoruz. Bir ürün geliyor, kimden geldiğini bilmiyoruz. Sadece parayla o ürünü alıyoruz. Kullandıktan sonra o ürünü birine veriyoruz ama kime gittiğini bilmiyoruz. Halbuki Bebedönüşüm'un bir de bloğu var ve bu blogda ürünün kimden geldiğini ve kime gittiğini görüyoruz ve aileler teşekkür mesajlarını paylaşıyorlar. Böylece toplum birbirine, sisteme rağmen, yabancılaşmıyor. Güzel ve iyi insanların varlıklarından daha çok haberdar oluyoruz. Hayatta sadece kötü insanların değil, çok güzel ve iyi insanların varlığından da haberdar oluyoruz. 
  • Bebedönüşümü diğer oluşumlardan farklı kılan en önemli özelliklerinden biri ise; diğer toplumsal yardımlaşma modellerinde hep bir maddi olarak zengin olanın fakir olana vermesi söz konusudur. Halbuki, Bebedönüşümde böyle bir kast sistemi ve egosal kaprisler yoktur. Maddi geliri düşük olan yüksek olana, yüksek olan daha düşük olana verebilir. Çünkü hepimiz insanız ve paylaşmak toplum içinde insan doğasına en yakışır vasıftır. Paylaşmak ve birbirine yardım etmek kutsaldır.

Paylaşıyoruz, birbirimize destek oluyoruz!
Paylaşmanın tadı ne harika!